Havacılık endüstrisinde teknoloji, son yıllarda gelişen beklentiler ve zorluklarla başa çıkmak için kritik bir destekleyici güç haline geldi. Hitit olarak geçtiğimiz günlerde bu alandaki bilgi, tecrübe ve görüşlerimizi paylaşmak üzere davet edildiğimiz bir panelde, teknolojinin havacılık sektörünü verimlilik, güvenlik ve sürdürülebilirlik gibi yeni standartları karşılayacak şekilde nasıl dönüştürdüğünü tartışma fırsatı yakaladık. Diğer uzmanlarla birlikte, kapsamlı teknoloji çözümlerinin sektördeki kritik rolünü, sürdürülebilirliğin yolcu tercihlerindeki etkisini ve ileri teknolojilerin seyahat deneyimini nasıl iyileştirdiğini ele aldık. Bu yazımda, Hitit ve genel olarak havacılık endüstrisinin, daha güvenli, sürdürülebilir ve yolcu odaklı bir gelecek yaratmak için nasıl yenilikçi adımlar attığını paylaşarak konu hakkındaki önemli görüşleri özetleyeceğim.
Operasyonel Verimlilik ve Güvenliği Artırmada Teknolojinin Rolü
Havayolları için operasyonel verimlilik ve yolcu güvenliği, temel hedefler olarak önemini korurken, teknoloji her iki alanda da büyük ilerlemeler sağlıyor. Yakıt seviyelerinden yolcu dağılımına kadar çeşitli veri kaynaklarının entegre edilmesiyle, ağırlık ve denge sistemleri havayollarının uçuşları hassas bir şekilde optimize etmesine olanak tanıyor. “Digital Twins- Dijital İkiz” gibi yenilikçi çözümler ise sanal ortamlar sunarak havayollarının senaryoları simüle etmesini ve gerçek operasyonlara geçmeden önce gerekli ayarlamaları yapmasını mümkün kılıyor. Bu öngörücü araçlar, operasyonel riskleri azaltmakla kalmayıp, güvenliği ve güvenilirliği artırarak havacılıkta veri odaklı karar alma süreci için yeni bir standart oluşturuyor.
Yolcu Tercihlerinde Verimlilik ile Sürdürülebilirliği Buluşturmak
Y Kuşağı, toplam hava yolu harcamalarının yarısından fazlasını karşılayan demografik grup haline gelirken, en genç yolcu grubu olan Z Kuşağı da etkisini giderek artırıyor. Z Kuşağı, seyahat ederken gideceği destinasyona ulaşma temel hedefine ek olarak, kendisinden önceki kuşaklardan çok daha fazla seyahatinin çevresel etkilerini de dikkate alıyor. Artan rekabetle birlikte hava yolculuğunun yolcular açısından daha erişilebilir olması, tercih konusunda farklı parametreleri öne çıkarıyor. Sonuç olarak, yolcular artık havayolu şirketi seçerken çevresel etkiyi daha fazla göz önünde bulunduruyor. Bu değişim, havayollarını yakıt verimliliği yüksek uçaklara yatırım yapma ve rotaları optimize etme gibi sürdürülebilir uygulamaları benimsemeye teşvik ediyor. Ancak konu yalnızca emisyonların azaltılmasıyla sınırlı kalmıyor. Toplumsal algı da bu süreçte önemli rol oynuyor; bu da havayollarının çevresel çabalarını şeffaf bir şekilde paylaşma ihtiyacını ortaya çıkarıyor.
Bu talepleri karşılamak için havayolları, teknoloji kullanarak veri odaklı çevre dostu kararlar alıyor. Hitit’in Crane.CA (Maliyet Muhasebesi) sistemi gibi araçlar, havayollarının karbon emisyonlarını takip etmelerine ve Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü ICAO’nun Uluslararası Havacılık için Karbon Dengeleme ve Azaltma Programı olan CORSIA ve AB’nin Emisyon Ticaret Sistemi gibi standartlarla uyum sağlamalarına destek oluyor. Ek olarak, IATA’nın FlyAware platformu gibi sektör inisiyatifleri, ortak sürdürülebilirlik hedeflerini teşvik ediyor ve havayollarının en iyi uygulamaları tanıtmasına, sürdürülebilir bir geleceğe olan bağlılıklarını göstermelerine katkıda bulunuyor.
Teknolojik Yeniliklerle Yolcu Deneyimi Güçleniyor
Sürdürülebilirlik çabaları ve operasyonel verimlilik geliştikçe, yolcular çevre dostu seçeneklerin yanı sıra kişiselleştirilmiş deneyimlere de daha fazla önem veriyor. Fiziksel biniş kartlarından dijital biniş kartlarına, geleneksel check-in süreçlerinden biyometrik tabanlı güvenlik adımlarına geçişle birlikte, yolcular artık daha rahat ve sorunsuz bir seyahat deneyimi yaşıyor. Hitit’in Crane.MA mobil uygulaması gibi teknolojiler, gerçek zamanlı güncellemeler, mobil check-in ve kişiselleştirilmiş bildirimler sunarak yolcuların seyahat boyunca bilgilendirilmesini ve bağlantıda kalmasını sağlıyor. Teknoloji alanındaki bu yenilikler, seyahatleri daha sorunsuz hale getirmenin yanı sıra, yolcuların rahatlık ve kontrol beklentilerini karşılayan havayollarına olan bağlılığını da güçlendiriyor.
Havayolu Perakendeciliğinde Kişiselleştirme ve Esneklik
Yolcuların kişiselleştirilmiş seyahat seçeneklerine olan talebine yanıt olarak, havayolu perakendeciliği son yıllarda daha dinamik ve özelleştirilmiş deneyimler sunacak şekilde evrimleşti. Havayolları, artık Hitit’in Crane PSS (Yolcu Hizmet Sistemleri) gibi platformları aracılığıyla koltuk seçimi, bagaj seçenekleri ve uçuş içi olanaklar gibi özelleştirilebilir hizmetler sunabiliyor. Dinamik fiyatlandırma, gerçek zamanlı talebe göre ayarlama yaparak esnekliği daha da artırıyor ve yolcuların tercihleriyle uyumlu teklifler almalarını sağlıyor.
Seyahat deneyiminin çeşitlendirilerek kişiselleştirilmesi yoluyla yolcu memnuniyetinin artırılması konusunda son dönemde yapılan çalışmaların başında gelen havacılık perakendeciliği alanında Hitit olarak dünya birinciliğini koruyoruz. Teklif ve Sipariş Yönetim Sistemi (OOMS) konsepti altında IATA’nın gerçekleştirdiği Havayolu Perakendeciliği Olgunluk Endeksi’nde kabiliyet sayımızı 49’a çıkararak sektörümüzün küresel lideri konumundayız.
IATA’nın Modern Havayolu Perakendeciliği standartlarını benimseyen havayolları, daha verimli ve kullanıcı dostu süreçler oluşturarak yolculara seyahat deneyimleri üzerinde daha fazla esneklik tanıyor.
Havacılığın Geleceğini Birlikte Şekillendiriyoruz
Sonuç olarak havacılığın geleceği, verimlilik, sürdürülebilirlik ve gelişmiş yolcu deneyimlerine yönelik çabalarla şekilleniyor. Havayolları, kapsamlı teknoloji çözümlerini benimseyerek operasyonlarını daha verimli hale getirme, çevresel etkileri azaltma ve günümüz yolcularının değişen ihtiyaçlarını karşılama imkanı buluyor. Hitit olarak, havayollarının bu hedeflerine ulaşmalarına yardımcı olacak yenilikçi araçlarla gelişmelerini destekliyor; daha güvenli, sürdürülebilir ve yolcu odaklı bir gelecek inşa etmek için gereken teknolojiyle havayollarını güçlendirme taahhüdümüzün arkasında duruyoruz.